sirtindan bicaklanmak
🎈 Hayat, 🧐 Kişisel

Samimiyet bir yanılsama mı?

Sırtından BıçaklanmakEğer bildikleriniz bilmeniz gerekenin (sadece) bir adım ötesindeyse samimiyet, doğruluk ve bunlara bağlı çıkartılabilir tüm kavramlar değerini kaybeder mi?

İnsanlar olarak biz, hepimiz, körüz. Duymak istediğimizi duyarız, görmek istediğimizi görürüz. Öte yandan meraklıyız da. Daha fazlasını öğrenmek için elimizden geleni ardımıza koymayız.

Ben de tam olarak bu “daha fazlasından” bahsediyorum. Bildiğiniz ve herkesin bildiğinize inandığından biraz daha fazla bilmek… Azıcık “arkanızdan konuşulanlar”ı öğrenmek gibi… Bozuk salça tadında biraz da.

Güvendiğiniz, güvenmek istediğiniz, saygı gösterdiğiniz ve hatta sevdiğiniz insanlar acaba sizin hakkınızda cidden sizin düşündüklerini düşündüğünüz gibi mi düşünüyorlar? Yoksa birlikteyken söylenen o iyi sözler, hiçbir zaman küçümsenmemesi gereken o güzel sözler, sirke tadında mutluluk hissi, o sarsılamaz (!) güven hissi acaba dağın sadece görünen kısmı mı?

İnsanlar gerçekte ne kadar samimi? Güven ne kadar mantıklı bir duygu?

Bana bu sorgulatan kişiye sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.

👋 🚨 Yeni yazılardan haberdar olmak ister misiniz? 👇

Samimiyet bir yanılsama mı? 3 yorum aldı.

  1. Okur okumaz aklıma bir arkadaşım geldi.Yani bir zamanlar arkadaşımdı diyelim.Bazı konularda tartışırdık benimle aynı fikirde olurdu hep olumlu ya da olumsuz.Sonra başka yerde ben yokken tam aksini savunurdu.Aynı şey benim hakkımdaki konuşmalarında da olmaya başladı sonra (daha soğrusu ben izleyerek gözlemledim) arkamdan biri bişey dese “evet haklısın o öyle bu böyle” dedi.Fakat sonra farkettim ki bu kişisel birşey değil.O kişinin karakteri yok kendi fikirleri yok.Kim ne derse ona evet diyor.
    Ne kadar acı bir şey ..

  2. hikayeyi anladım. o kişi için acı verici, ama ne yazık ki ana yazıda üstü biraz kapalı olarak anlatmaya çalıştığım şey, çok daha hazin…

  3. şu anda o kadar tanıdık, o kadar bildik geliyor ki bu yazılanlar, her okuyuşumda içim biraz daha acıyor. fakat artık şunu biliyorum ki, en ufak bir şüphe uyandığında içimde, samimiyetsizliğin zerresini hissettiğimde, daha ötesi, bu konu hakkında uyarıldığımda, ve bu uyarılar, inanmak istemediğim gerçeklerle örtüştüğünde, bir kez daha düşünmeyeceğim o kişinin yokluğuna, şerefsizliğine inanmak için.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir