Geçmiş olsun. Şaka şaka. Üniversitemize hoş geldiniz. Başkalarında gördüm, canım çekti, üniversiteyi yeni kazananlara önerilerle dolu yazılar yazmışlar. Bir tane de ben yazayım dedim.
O halde aşağıdaki başlık, üniversiteyi yeni kazanan “çömezler” için gelsin:
Ege Üniversitesi’ni Kazananlara Öneriler
Öncelikle önerilerin kimden geldiğini öğrenin: Ben Umut Benzer, Ege Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği öğrencisiyim. Tanıdınız beni. Şimdi önerilere gelelim.
Kesinlikle Hazırlık Okuyun
Ege Üniversitesi’nin İngilizce hazırlığında eğer “What is your name?” ve “My name is Umut.”’u biliyorsanız hiçbir şey öğrenemezsiniz. O derece vahim bir eğitimi vardır. Ancak üniversiteye yeni başlayan birisi için hazırlık sınıfına sadece İngilizce öğrenilecek yer olarak görmek çok dar bir bakış açısıdır.
İzmir’e gelmişsiniz, yeni bir şehir. Kocaman bir şehir. 3 milyon nüfusu var, Karşıyaka’sı var, Konak’ı var, Kemeraltı’sı var, Sevgi Yolu var, Küçükpark var, Bornova Merkez var, Özkanlar Pazarı var, İnciraltı var, Teleferik yok, Güzelbahçe var, Seferihisar var, Çeşme var, Ilıca var, Efes var, Şirince var, kocaman bir kampus var (hava atmak gibi olmasın :D)…
Bu yüzden İzmir’i tanımak, romantik olmak, arkadaş çevresi edinmek, başka bölümlerden arkadaşlarınızın olması, ÖSS’den sonra bir sene kafa dinlemek gibi nedenlerden dolayı hazırlık okumanızı öneriyorum.
Eğer maddi ya da manevi açıdan okulu bir sene uzatmanıza bir mani yoksa, kesinlikle hazırlık okumalısınız. Bölümüze geçtiğinizde ders yoğunluğundan kafanızı kaldıramayabilirsiniz. Hazırlık okuyun, gezin, tozun, topluluklara katılın, fotoğraf çekin, bir dans öğrenin, kampüste sabahlayın vs vs…
Öte yandan eğer İngilizceniz ortalama, hatta ortalamanın biraz altında bile olsa muafiyet sınavını gözünüz kapalı geçersiniz.
Lisede İnekseniz Üniversitede Silkinin ve Kendinize Gelin
Her şey ders demek değil. Sakın okul biter bitmez çantanızı toplayıp evinize koşmayın. Ders çıkışı arkadaşlarınızı toplayın, gezin tozun muhabbet edin, bir şeyler yapın! Teşekkür, takdir, boş derslerde test çözme devri bitti artık. Çalışın ama sosyalliğinizi feda etmeyin. Çevreniz üniversite hayatınızda çok büyük bir yer tutacak. Onun için geniş olsun.
Yurtta Mümkünse Kalmayın, Öğrenci Evi İyidir
Yurt ortamını mutlaka tadın diyenler olacaktır. Ben katılmıyorum. Eğer imkanınız varsa, eşyaları toplayın, evi bulun ve öğrenci evine çıkın. Üç sene yurtta, daha sonra da öğrenci evinde kalıp ikisinin tadını da alan birisi olarak söyleyebilirim ki, ev gibisi yok. Tamam arada temizliyorsunuz, bir şeyler arızalanabiliyor, başta eşya toplamak sorun çıkarabilir vs. vs. ama bunlara değer.
Ailenizin Yanında Kalmayın
Ailenizin yanında kalmayın ki “özgür” olmanın ne olduğunu ve ne gibi sorumluluklar getirdiğini geç olmadan öğrenin. “Benim ailem beni sıkmaz ki ben zaten özgürüm.” diyorsanız hatalı düşünüyorsunuz. Özgürlük sadece gece 5’te eve gelmek değil çünkü. Tamamen kendi başına olmakla alakalı. Çalışacağınız zamanı, gezeceğiniz zamanı, eve gireceğiniz zamanı, asacağınız okul günlerini, ayın sonunu getirmek için yapacağınız harcamaları, her şeyi siz belirliyorsunuz. Tek başınasınız ve idare etme yeteneği kazanıyorsunuz.
Uçak Biletlerini Kaçırmayın
SunExpress’te bileti iki üç hafta önceden alırsanız 49 TL’ye uçabiliyorsunuz. Kamil Koç ile Antalya’ya gittiğimde 45, Sun Express ile gittiğimde 49 verdiğim düşünülürse, e haliyle uçak biletini tercih ederim. Size de öneririm.
Demek ki neymiş? SunExpress’le gittiniz, 49. Kamil’le gitseydiniz? 45. Çıkarın 4. 1’de vergi, oldu mu 5. 45’ten çıkardınız 5’i, 40 yapar ve Milliyetçi Hareket Partisi’nin 40. yıldönümü…. Anlamayanlar için bkz. burası.
Üçyol Metrosunu Görün
Benim gibi görece küçük kentlerden gelenler için bir mühendislik harikasıdır Üçyol metrosu… İn in bitmez. İşiniz düşmese bile sırf görmek için gidin.
Sosyal Aktivite ve Topluluklara Önem Verin
Üniversiteye gelip, derslere gidip çıkıp mezun olabilirsiniz. Olmayın. Üniversite bu demek değil. İnekliğin, otluğun lüzumu yok. Zaten iş yaşamında da inek olmamanın aranan bir özellik olduğunu göreceksiniz.
Blog Tutun
Blog tutmak iyi bir şey. Tanınmayı sağlar, çevrenizi genişletir ve iş olanakları sağlar. Aynı zamanda kimsenin susturamayacağı sesinizdir. Lisede başlamadıysanız, artık blog yazmaya başlama vakti!
Olumsuzlukları Çok Takmayın
Zamanında çok taktım oradan biliyorum. Bir buçuk senem boşa gitti. Olmuyorsa bırak gitsin, elinden bir şey gelmiyorsa takma kafaya, unut. Zor değil. Aksini yapmak sadece kendimize zarar veriyor.
Hocalarla Aranızı İyi Tutun
Buna yağcılık değil, muhabbet etmek denir. Onların hem akademik hem hayat hakkındaki tecrübelerinden faydalanmak, beyin fırtınası yapmak ve onları karışınızda değil yanınızda görmenin kaybettireceği hiçbir şey yoktur. Kazandıracaklarına ise inanamayacaksınız.
İnsanları Silip Atmayın
Karşınızdaki size yamuk yapmış olabilir, nefret ediyor olabilirsiniz, hiç anlaşamıyor olabilirsiniz, salak olabilir, size değer vermiyor olabilir veya birisiyle görüşmemek için başka milyonlarca nedeniniz olabilir.
Eğer birisinden hoşlanmıyorsanız, aynı ortamda olmamaya çalışın. Kimse zorlamıyor ya, muhabbete girmeyin. Ama selam veriyorsa da selamını alın. “Merhaba merhaba”nız olsun yine de. Mümkünse görünce suratınızı çevirecek kadar koparmayın ipleri.
(Ama tabi ki istisnalar olacaktır. Son kararı gidişata göre siz vereceksiniz. İki defa düşünün, sonra doğru olanı yapın.)
Çılgınlık Yapın
Tecrübe edinmek ve hayalinizdekileri yapmak için ele geçmez bir fırsattır üniversite. Eğer bir yeri gezmek istiyorsanız, atlayın otobüse gidin gezin. Gidin yamaç paraşütü yapın, dağa tırmanın, 30km yürüyün ya da ne yapacaksanız yapın. İleride, iş hayatına girdiğimizde bu tarz çılgınlıkları yapacak çok fazla vaktimiz olmayacak. Tam sırası onun için.
Aynıları mesleğinizle ve insanlar arası ilişkilerle ilgili deney/tecrübeler için de geçerli.
Bitirirken
Elbet bu liste uzar gider. Bunlar ilk aklıma gelenler. İşe yararsa ne mutlu bana. =) Unutmaıyn, bunlar benim düşüncelerim. Herkes aynı düşünmüyor. Hoşlanmadıklarınız, katılmadıklarınız olacaktır mutlaka.
…demek Ege Üniversitesi’ni kazandınız… 6 yorum aldı.
bence süper öneriler, kesinlikle yeni gelen öğrenci arkadaşların okuması gereken bir tavsiye yazısı 😉
Aslında bende kendi bölümüm (elektrik elektronik müh.) için özel olarak yazmak isterdim ama anladım ki önce mezun olmalıyım. Yoksa okuldan mezun olmam zor düşebilir 😀
Bölümüme hazırlık okumadan gelecekler olursa şimdiden söylemek isterim: sıçtınız 😀
Üstad bende elektrik Elektronik düşünüyorum. Tavsiyelerin olur mu
Özellikle uçak bileti kısmına bayıldım, çok güldüm 🙂 Güzel bir anlatım olmuş, üniversiteye başlayacaklar için yararlı olur umarım.
Kendi görüşümü belirtirsem, Ege Üniversitesinden hiç mi hiç memnun değilim ben. Bölümümden değil, üniversiteden bahsediyorum. Öğrenciden başka her şeyin önemli olduğu, ama öğrencilerin en temel ve zorunlu ihtiyaçlarının, taleplerinin vs. hiçe sayıldığı bir üniversite burası. Bilen bilir, neleri kastettiğimi. Neyse, yeni gelenler umarım bizim karşılaştığımız zorluklarla ve çirkinliklerle karşılaşmazlar diyelim. Fazla göz korkutma olmasın 🙂
Gerçekten çok güzel olmuş. Yeni arkadaşlara çok faydalı olabilecek öneriler. Ama üniversitemizin hazırlık eğitimi gerçekten iyi değil. Bence geçebilecek kişiler mutlaka muafiyet sınavında hazırlığı geçmeli. Ama bunu yaparsanızda umut’un söylediklerinin çoğunu gerçekleştiremiyebilirsiniz…
Fakat tıp kazanan biri tavsiyelerinizi pek uygulayamayacak gibi :/
‘de, da’ eki nasıl yazılır?
Almanya’da nasıl ehliyet aldım?
Harici monitör parlaklığı klavye ile nasıl değiştirilir?
Almanya’dan kalıcı oturuma izni (niederlassungserlaubnis) nasıl alınır?
Almanya’da nasıl ehliyet aldım?
Bir şirket neden uzaktan çalışmaya (remote working) izin verir?
-de -da eki ne zaman ayrı yazılır?
Almanya’ya gelmek için yapılan bürokratik işlemler